İnsanlığın diğer canlı türlerine üstünlük sağlamasının temelinde işbirliği yapabilmeleri yatıyor. Tek tek ya da küçük gruplar halinde yaşadıklarında bir çok hayvan türüyle baş edemeyen insanlar, birlikte hareket etmeye başladıklarında her şey değişti Yazılım ve makineler için de bu geçerli olabilir mi?
Endüstri 4.0 diye isimlendirilen devrimin
temelinde bu yatıyor. Eskiden yazılım firmaları iş yetiştiremezlerdi.
Yüksek ücretler talep etmelerine rağmen müşteriler sıraya girerdi.
Zamanla pazara denge geldi, hatta seçenekler o kadar arttı ki yazılım
şirketleri müşteri bulabilmek için çabalar hale geldiler.
Bunun dışında tutabileceğimiz, dünya devi şirketlerin müşterisi
olabilmek için sırada bekledikleri yazılım şirketleri türedi. Bu
şirketlerin ürettikleri teknoloji kendi kendisini geliştirebiliyor.
İnternette var olan her bilgiye erişiyor, bu bilgiyi elindeki işle
ilişkilendirebiliyorsa alıp bir tarafa koyuyor. Bir hastalığa sebep
olabilecek şeyleri araştırmasını istediğinizde, sizin elinizdeki
tahminlerin doğruluğunu test etmekle kalmıyor, aklınıza hiç gelmeyen
bağlar da kuruyor. Bakır madenlerinin bulunduğu bölgeye daha çok
yıldırım düştüğünü fark edebiliyor mesela.
İnsanların yüzyıllardır biriktirdikleri bilgiler, yakın zamanda herkese açık hale geldi. Sonrasında hızla artan ve doğruluğu test edilemez hale gelen bilgiler, bir çöplüğe dönüştü ve etkili şekilde kullanılamaz hale geldi. Yeteri kadar faydalanamadığımız bu bilgileri, yazılımlar okuyor, doğruluğunu test ediyor, yorumluyor, bir araya getiriyor ve çok değerli çıkarımlar yapıyorlar. İnsanların veri toplama, işleme ve yorumlama kapasitesiyle karşılaştırıldığında bilgisayarların hızı ve hafızası, çok yakın geçmişte olanaksız olan buluşları çocuk oyuncağı haline getiriyor.
Geçmişte dünyanın dengesini değiştiren devrimlerin sonuncusunun başlangıç dönemindeyiz. Etkilerini henüz tam olarak hissedemedik ama çok yakında hayatımızı etkileyecek buluşları görebilir, değişimleri yaşayabiliriz.
Baran Kaya
Temmuz 2017